Dolar

32,3294

Euro

35,0797

Altın

2.299,00

Bist

8.987,23

'Şeyhü'l-Müverrihin' Prof. Dr. İnalcık son yolculuğuna uğu

'Şeyhü'l-Müverrihin' Prof. Dr. İnalcık son yolculuğuna uğurlanıyor

8 Yıl Önce Güncellendi

2016-07-27 12:26:59

'Şeyhü'l-Müverrihin' Prof. Dr. İnalcık son yolculuğuna uğu
Başkentte 100 yaşında hayatını kaybeden, "Şeyhü'l-Müverrihin" (Tarihçilerin Şeyhi) olarak adlandırılan Prof. Dr. Halil İnalcık için Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinde (DTCF) tören düzenlendi.

DTCF Farabi Salonu'ndaki törene, İnalcık'ın kızı Günhan İnalcık, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, MHP İstanbul Milletvekili Ekmeleddin İhsanoğlu, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş ile üniversite öğretim üyeleri katıldı.

Ankara Üniversitesi DTCF Tarih Bölümü araştırma görevlileri, tören boyunca İnalcık'ın Türk bayrağına sarılı tabutu başında onar dakika saygı nöbeti tuttu.

Kalın, törendeki konuşmasında, önemli bir fikir insanını bu ülkenin evlatları olarak görmüş olmanın büyük bir mutluluk olduğunu ancak vefatından dolayı büyük bir hüzün içinde olduklarını ifade etti. Kalın, Halil İnalcık'ın her bir cümlesinin arkasında yıllara uzanan büyük bir derinlik olduğunu anlattı.

İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümünde öğrencilik yıllarında, İnalcık'ın "Kaf Dağı'nın ötesindeki efsane tarihçi" olduğunu aktaran Kalın, "Ona ulaşmak, onun bir sohbetinde bulunmak, dersine katılmak her tarih talebesi gibi bizim için de büyük bir şerefti, büyük bir umuttu." dedi.

O yıllarda ABD'de ders veren İnalcık'ın Türkiye'ye geldiğinde konferanslarını dinleme imkanı bulduklarını belirten Kalın, "Kendisi ile buluştuğumuz zaman, onun aslında ne kadar yakın, sıcak ve ulaşılabilir bir insan olduğunu görürdük. Biz soru sormaya korkardık ama hoca sormaktan çekindiğimiz, belki doğru formüle edemediğimiz soruları da kendisi dolaylı şekilde cevaplar ve o derin ilmi birikimini bizimle paylaşırdı." ifadesini kullandı.

Kalın, İnalcık'ın Türk ve dünya tarihçiliğine damgasını vurduğunu, aynı Türk tarihçiliğini de dünya tarihçiliğinin merkezine oturtmuş bir insan olduğunu bildirdi.

Kalın, şöyle devam etti:

"Dünya tarihi perspektifi, bizim Türkiye'deki Türk tarihi çalışmalarında ancak Halil İnalcık gibi hocaların çalışmalarıyla merkezi bir yer edindi. Hocanın en önemli iddialarından ve ispat ettiği tezlerinden bir tanesi de 'Osmanlı ve Türk tarihini anlamadan, yazmadan dünya tarihini yazmak mümkün değildir.' Hoca, bunu basit bir slogan olarak değil, 70-80 yıla yayılan ilmi çalışmalarıyla ortaya koydu."

İnalcık'ın tarihi adeta yaşayan bir gerçeklik olarak bütün boyutlarıyla ortaya koyduğunu, görerek, yerinde ziyaret ederek, tespit ederek ortaya koyduğu birçok tezlerinin bulunduğuna değinen Kalın, "Adeta tarih dedektifliğini de yapmış büyük bir insan." diye konuştu.

Üniversitede son sınıf öğrencisiyken İnalcık'ın "İstanbul: Bir İslam Şehri" adlı makalesini tercüme etmeye karar verdiğini, makalenin 2 dergide yayımlandığını belirten Kalın, "Bir zaman sonra İnalcık, makaleyi görmüş ve 'Ne güzel bir tercüme, keşke bütün eserlerim böyle tercüme edilse' demiş. Benim yaklaşık 25 yıldır gurur duyduğum bir sözüdür bu. Bu, onun güzelliği tabii." ifadesini kullandı.

Kalın, İnalcık'ın eserlerinin gelecek nesillerde de okunmaya, isminin yaşatılmaya devam edeceğine işaret ederek, böyle kıymetlerin kolay kolay gelmeyeceğine ve unutulmayacağına dikkati çekti.

İnalcık'ın ailesiyle de yaptıkları temas neticesinde, İnalcık'ın Fatih Camii Haziresine defnedilmesiyle ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ve Bakanlar Kurulu kararının dün alındığını hatırlatan Kalın, yarın Şakirin Camisi'ndeki törenin ardından defnin gerçekleşeceğini söyledi.

Kalın, İnalcık'ın Fatih Camii Haziresi'ne defnine ilişkin, şunları kaydetti:

"Birçok tarihçi hocamız dün söylediler, 'Hak ettiği yer orasıdır, doğru yer orasıdır' diye. İnalcık'ın hakkında yazdığı Fatih Sultan Mehmet'ten bugüne kadar Osmanlı tarihinin birçok büyük ismi orada. Onlarla beraber, ebediyete kadar birlikte olacak."

- "Şalları ortadan kaldırdı"

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, İnalcık'ın yetiştiği yıllarda büyük Türk tarihinin çok fazla araştırılmadığından henüz görülmediğini belirterek, "Belki bir sıra dağdı ama üzerinde dev bir şal örtülüydü. İnalcık, bu şalları ortadan kaldıran, gün yüzüne çıkaran büyük şahsiyetlerden biriydi." diye konuştu.

İnalcık'ın siyasetten iktisada, hukuktan sosyal tarihe kadar çok çeşitli alanlarda zirve eserler vücuda getirdiğine değinen Turan, "Onu şüphesiz çok özleyeceğiz ve geleceğe de taşıyacağız." ifadesini kullandı.

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, İnalcık'ın TÜBA'nın şeref üyeleri arasında bulunmasından onur duyduklarını bildirdi.

İnalcık'ın, tarihin daha özgün ve gerçekçi bir temelde ele alınması ve anlaşılması, buna dayalı olarak Türk milletinin ve devletinin ebediyete doğru bekası açısından çok önemli katkılar sağladığını vurgulayan Acar, "Bu bakımdan kendisine müteşekkir olduğumuzu akademimiz ve şahsım adına tekrar ifade etmek istiyorum. Şu anda Hoca'nın yaptığı katkı, içinde yaşadığımız sıkıntılı günlerin daha iyi anlaşılması ve yönetilmesi bakımından da ileride daha iyi takdir edilecek katkılar sağlamıştır diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.

- DTCF Kütüphanesi'nin adı İnalcık adına

Ankara Üniversitsi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, İnalcık'ın tarih disiplinine damgasını, ekolünü vuran bir bilim insanı olduğuna dikkati çekti.

DTCF Kütüphanesinin adını Halil İnalcık Kütüphanesi olarak değiştireceklerini belirten İbiş, böylece İnalcık'ın asırlar sonraki kuşaklara eserleriyle birlikte ölümsüz olarak aktarılacağını kaydetti.

Haber Ara