Dolar

32,3119

Euro

35,0621

Altın

2.278,19

Bist

8.994,47

MHP TBMM Grup Toplantısı

MHP TBMM Grup Toplantısı

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-05-03 13:26:58

MHP TBMM Grup Toplantısı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Meclis'te terör propagandası yapan, kürsülerde nefret kusan, komisyon çalışmalarını sabote eden, Genel Kurul'u karıştıran, her değerimize söven hainlerin dokunulmazlığını kaldırmak artık en büyük milli görevler arasındadır." dedi.

Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, yüz yıl önce Türkiye üzerinde hesap yapanların, benzer bahane ve kılıflarla tekrar faal hale geçtiklerini söyledi.

Başbakan Davutoğlu'nun,"Ya Kut'ül Amare kazanacak ya Sykes Picot. Bütün meselemiz bölgeyi bütünleştirmek." sözlerini anımsatan Bahçeli, şöyle konuştu:

"Davutoğlu'nun tarih bilgi ve yorumuna diyeceğim bir şey yoktur. Yine de bilinmesini isterim ki, biz, Kut'ül Amare'de kazandık, diğer cephelerde fedakarlıkla, cefakarlıkla mücadele ettik ama Mondros'ta belimizi büktüler, Sevr'de idamımıza hükmettiler. Gerçekten de Kut'ül Amare'de yendiğimiz muhasım güçlere, çok geçmeden boyun büktük, işgallerine uğradık. O zaman Davutoğlu'nun sözlerini düzeltmek lazımdır. Sykes Picot'un kazanmaması için Türk milletinin var olması şarttır. Biz Düvel-i Muazzama'nın oyunlarına Samsun'da itiraz ettik, İnönü zaferleriyle reddettik, Sakarya'da durdurduk, Büyük Taarruz'la püskürttük. Ya zafer ya zillet ya kahramanlık ya kölelik ya milliyetçilik ya da teslimiyetçilik... Sayın Davutoğlu bilsin ki bizim görüşlerimiz de bunlardır."

Bahçeli, tarihin kendileri için de 1919'da başlamadığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hakkının bulunduğunu ancak Türk milletinin binlerce yıllık tarihini görmezden gelmek, yok saymak, hatta inkara kalkışmanın en büyük suç ve vebal olacağını savundu.

Bahçeli, "Ancak 1919, Türk tarihinin övünç madalyası, ağırlık merkezi, bağımsızlık iradesinin emperyalizme meydan okumasıdır. Tarihi bir bütün olarak ele almak gerekiyorken, 1919'u örtülü olarak küçümsemek, küçültmek, değersizleştirmek doğru ve hakkaniyetli bir tavır da sayılamayacaktır. 1919, Kut'ül Amare'de yarım kalan milli ülküleri ruhunda özümsemiş, Çanakkale'yi kalbinde taşımış, Türk asırlarını pusula yapmış milliyetçi bir şuurun anısı ve ebedi hatırasıdır." değerlendirmesinde bulundu.

- "HDP, TBMM'yi terörize etmektedir"

Devlet Bahçeli, dosyası bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla ilgili sürecin, resmen şiddete hapsolduğunu dile getirdi.

Bahçeli, şöyle devam etti:

"HDP'liler hem TBMM Genel Kurulu'nda hem de komisyon çalışmalarında çok iyi bildikleri terör yöntemlerini utanmandan, sıkılmadan kullanmaktadır. Gazi Meclisimizin yasama faaliyetlerinin kavgalarla kesintiye uğraması utanç vericidir. Millet iradesinin tecelli ettiği TBMM'de tekme tokat kavga sahneleri şiddetin hangi boyutlara ulaştığını göstermesi bakımından oldukça çarpıcıdır. HDP, TBMM'yi terörize etmektedir. Uzak Doğu Asya ülkelerinin meclislerinde yaşanan arbedeler TBMM'de adeta olağanlaşmıştır. Şüphesiz kaybeden demokrasimizdir. Halen Meclis'te milletvekillerine ait 600'e yakın fezleke vardır. Parti olarak, yasama ve denetleme dışındaki dokunulmazlıkların kaldırılmasından yana olduğumuzu zaten açıklamıştık.

Ne var ki bu kaos ortamında terörle mücadelenin bütün yönleriyle sürdürülmesi gerekirken fezleke tartışması bu mücadeleyi savsaklayabilecektir. Milletvekili dokunulmazlığının, milli vicdanının kabul edeceği makul esaslara bağlanması, TBMM içerisindeki yasama ve denetleme faaliyetlerinin dışında kalan hususlardaki dokunulmazlıkların kaldırılması gerektiğine inanmaktayız. En doğrusu, öncelikle PKK sevici sözde milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, milli iradenin tecelli yeri olan TBMM'nin ve milletvekilliğinin terörizmin propaganda alanı ve vasıtası haline getirilmesinin önlenmesidir. Meclis'te terör propagandası yapan, kürsülerde nefret kusan, komisyon çalışmalarını sabote eden, Genel Kurul'u karıştıran, her değerimize söven hainlerin dokunulmazlığını kaldırmak artık en büyük milli görevler arasındadır."

TBMM'nin itibarına yakışmayan, saygınlığına gölge düşüren, kavgaları çıkaranların millet vicdanında çoktan mahkum olduğunu da belirten Bahçeli, "Dokunulmazlık konusu süratle sonuçlandırılmalı, HDP'lilerin dışarıdan getirdiği yedek militanlarıyla birlikte Kandil taşeronları adalete mutlaka teslim edilmelidir. Milliyetçi Hareket Partisi'nin durduğu yer belli, aldığı tavır nettir. Şimdi söz ve karar sırası AKP ile CHP'dedir ve Türk milleti her şeyi izlemektedir." diye konuştu.

- "Türk milliyetçiliğinin haklı davasını engelleyemeyecekler"

Bahçeli, 3 Mayıs Milliyetçiler Günü'nün 72. yıl dönümü olduğunu anımsattı. Milliyetçiliğin 1944 yılı şahlanışına, 'milli birliğin düşmanı', 'hayalcilik', 'ütopya' denildiğini anımsatan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Üç beş kendini bilmezin nümayişi diyerek değersizleştirmeye kalkıştılar. İthal malı anarşi cereyanları ithamlarıyla sulandırmaya, memleket havasını bulandıranların fesadı sözleriyle mahkum etmeyi denediler. Ne var ki çok şükür başaramadılar. İnanıyor ve biliyorum ki bugün de başaramayacaklar, bu suru aşamayacaklardır. Şimdi dönüp geriye baktığımızda kimin haklı, kimin haksız olduğunu tarihin hakemliğinde, milletimizin hakimliğinde çok açık şekilde görmek mümkündür. Özellikle belirtmek isterim ki Türkçülükle milliyetçiliği iki ayrı kutba koyup sanal medya üzerinden fitne ve dedikodu imali yapanlar kesinkes iyi niyetli değillerdir.

Türkçülüğü milliyetçiliğe rakipmiş veya antiteziymiş gibi gören ve gösteren zavallıların bozguncu ve edepsiz telaşları hiçbir şekilde maya tutmayacaktır. Türk milliyetçiliğinin fikri ve siyasi mücadelesinde nereden nereye geldiğini aklı körleşmemiş, zekası paslanmamış herkes itiraf edecektir. Çok şükür Türk milliyetçiliğinin haklı davasını dün engelleyemediler, bugün de emellerine muvaffak olamayacaklardır. 3 Mayıs'ın emanetleri her daim bizimledir. 72 yıl önce, milliyetçiliğin varlık mücadelesini korkmadan veren, ülkülerini çekinmeden savunan ve şu anda hayatta olmayan büyüklerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyor, hepsini şükranla anıyorum."

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Türk milliyetçiliğinin geçmişte yaşanılan acılardan ve ihanetlerden ders çıkardığını vurgulayarak, "Aziz milletimiz, son yurduna, şehit kanıyla çizilmiş sınırlarına, asli unsurun ocağına gözleri ve hatıraları arkada kalarak dönmüştür. Şimdi ise ya bu vatanda yaşayacağız ya da bu vatan uğruna seve seve can vereceğiz. Ya bu topraklar ve üzerinde yaşayan millet bir ve kardeşçe kalacağız ya da Türk milletinin kayıplarına yenilerinin eklemlenmesini izleyeceğiz. Onun için diyoruz ki bu topraklar Türk vatanıdır, öyle de kalacaktır." diye konuştu.

(Bitti)

Haber Ara