Bakırköy 36. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Ş.D, A.B, F.T, P.Ç. ile avukatları ve Sağlık Bakanlığı'nın avukatı katıldı.
Duruşmada savunma yapan sanık Ş.D, eczane işlettiğini, davaya konu ilacı İstanbul Eczacılar Kooperatifinden 1 adet aldığını, tespit yapıldığında satılmamış olarak mühürlendiğini, herhangi bir haksız amaç veya niyetin söz konusu olmadığını ifade ederek, 'Ben talep falan olduğundan güvenilir yerlerden temin ederek, bu tür ilaçları satıyorum. Her gelen ürünün ruhsatını kontrol şansımız yoktur. Ruhsata tabi olduğunu bilmiyordum. Kastım yoktur.' dedi.
Bir diğer sanık A.B. de savunmasında, suç tarihinde İstanbul Ecza Kooperatifinin mesul müdürü ve depoculuktan sorumlu olduğunu belirtti.
Sanık A.B, birçok malın girip çıktığını, ilaç dışı bir ürün olup ıtriyat bölümünde bulunduğunu dile getirerek, 'Benim bundan haberim yoktu, elimizde olduğunu bilmiyordum. Teftişe gelindiğinde haberim oldu, bu ürünün satın alma veya satışı ile ilgili bir bilgim yoktur, depodan sorumluyum, ürünü hiç görmedim' diye konuştu.
Sanık F.T. de, eczane işletmecisi olduğunu, söz konusu ürünü İstanbul Ecza Deposunun ıtriyat bölümünden talep üzerine aldığını, izne tabi olan ilaçları ıtriyat bölümünden değil ilaç deposundan aldıklarını şunları söyledi:
'Ürünler karekodlu gelir, bu ürün karekodlu değildi, direk ıtriyat olarak değerlendirdik, izne olduğunu bilmeyerek rafıma bir adet aldım. Denetlemeye geldiklerinde ürün elimde yoktu, bir müşterimin çocuğu ürünün ambalajını parçaladığı için ben de çöpe atmıştım, suçlamayı kabul etmem. Ben karekodlu olmadığı için şüphelenmedim ve izne tabi olduğunu bilemedim.'
Bir diğer sanık P.Ç. de savunmasında, diğer sanıklardan başka bir eczane işletmecisi olduğunu, talep üzerine 3 adet dava konusu spreyi aldığını, bu ürünü Türkiye'nin en büyük ecza deposundan aldığını, ecza deposuna güvendiğinden üzerine bakmadan rafına koyduğunu, hasta isteği üzerine getirttiğini belirtti.
Sağlık Bakanlığı'nın avukatı Esen Ertuğrul Kırmızıdağ, davaya katılma taleplerinin olduğunu ifade ederek, 'Bakanlığımızdan ruhsatsız ve izinsiz ürünlerin sanıkların işlettikleri yerlerde satışa sunulmuştur. Her ne kadar sanıklar bunu bilmediklerini iddia etseler de hem meslekleri gereği, hem de halk sağlığı açısından bunların izne tabi olduğunu bilmemeleri mümkün değildir. Kanunu bilmemek mazeret sayılmaz, bu nedenle sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz.' dedi.
Hakim Cemile Fidan, Sağlık Bakanlığı'nın suçtan zarar görme ihtimaline karşı talebinin kabulüne karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
-İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, yapılan ihbarı değerlendiren Bahçelievler Kaymakamlığı İlçe Sağlık Müdürlüğü ekiplerinin, M.Ö. tarafından işletilen firmanın deposunda ve diğer şüpheliler tarafından işletilen eczanelerde yapılan denetimlerde bakanlıktan satış izni bulunmayan 'Eros Sprey Lidokain' isimli erkeklerde geciktirici olarak kullanılan ürünü sattıklarının tespit edildiği belirtildi.
Şüpheliler P.Ç, M.Ö, F.T, Ş.D. ve A.B. hakkında 'izinsiz medikal ürün satmak' suçundan 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
