Dolar

32,5619

Euro

34,8875

Altın

2.437,46

Bist

9.645,02

İntikam kaç yaşında?

8 Yıl Önce Güncellendi

2016-12-05 09:41:59

İntikam kaç yaşında?

Dedemin hikayesini radyodan başka kitle iletişim aracının olmadığı akşamlarda annemden dinledim. Yemen cephesinde İngilizlere karşı savaşırken 40 kadar arkadaşıyla esir düşer. Düşman hangi sebeple belki de kurşun harcamamak için, onları bir ahıra hapseder ve ahırın kapısını açılamayacak şekilde kapatıp gider. Sayısını bilmedikleri günler boyunca o ahırda hayvanların pisliklerinden buldukları sindirilmemiş taneciklerle hayatta kalırlar. Bu büyükçe ahırın bir köşesinde buldukları köpek leşi onları hayata bağlar ve parça parça koparıp paylaşırlar bu kokan leşi... Yakınlardan geçen Yemenli köylülerin seslerini duyup kurtarmaları ile son bulur esaretleri ve yürüyerek Yemen'den memlekete döner dedem.

Savaşlı ilgili detaylar ve dönüş yolunu yaya olarak nasıl katettiği, yolda neler yaşadığı değme film senaryolarına taş çıkartır.

İşte o günlerden beri nefret ederim İngilizlerden! İçten içe bir intikam yaşatırım. Annemden aldığım bu hatırayı evlatlarıma aktarıp onların da çocuklarına ulaşmasını isterim. Bilsinler nesiller boyu devam eden kavgamızı ki kendilerini düşmana kaptırmasınlar.

Mesela herkes neden Yemen illerine o devirlerde ‘Mezaru'l Etrak / Türklerin Mezarlığı' denildiğini bilmeli. Kayıtlara geçen, baba adları ve memleketleriyle bilinen, Yemen'de İngiliz'e karşı savaşırken can veren 350 binden fazla Osmanlı askerini unutmamalıyız. Tıpkı Çanakkale'de can verenleri, Filistin cephesinde ya can veren ya da kimyasallarla kör olanları veBağdat cephelerini, Kafkasları unutmamalıyız.

Ve unutmamalıyız bundan sadece 100 yıl önce kayıtlara hiç geçmeyen, tahminen 5 milyon oldukları kitaplara yazılan, Balkanların çamurlarına kanları ve etleri karışmış ve tek suçları müslüman olmak olan kimsesizleri...

Tarih sanki yüzyılda bir tekrar edercesine bizi tekrar o günlere götürüyor. Bosna'da yaşadıklarımızdan sonra doğan yeni nesil şimdi canlı canlı, kare kare ölümlerimize şahitlik ediyor. Şehirlerimizin yıkılışına, canlarımızın yok oluşuna ve yollara, çamurlara düşüşüne belli bükük ihtiyarların, ağzı süt kokan bebelerin şarapnellerle kanayışına şahitlik ediyoruz! Çiğnenen mukaddesatımızı seyrediyoruz...

Küçücük çocuklarımıza anne-babalarının cesetlerini koklattılar! Ayakta kalabilenler çocuklarının etlerini topluyor enkazlardan! Gördüklerimiz göremediklerimizin kaçtı kaçı bilemiyoruz ve bilemiyoruz daha kaç ton kan dökecekler ve bilemiyoruz kaç şehir yıkacaklar...

Her bomba ciğerimizde patlıyor, her ölüm bizden bir parçayı daha koparıyor, her enkaz üstümüze devriliyor! Biz yaşadığımızı sanıyoruz!

Hayatta kalan her bir fert bütün bu acıları içerek yaşamaya devam ediyor. Sarsılacak bir psikolojimiz yok artık. Ruhlarımızın derinlerinde, genlerimize işleyen bir intikam tohumu ekiyoruz. Onların akıttıkları her bir damla kanla sulanan bir intikam fidanı yeşeriyor yüreklerimizde, zihinlerimizde, ellerimizde...

O çocuklar büyüyecek ve nesilden nesile bir hikaye gibi anlatılıp gidecek bugünler. Dünya durdukça ve bizden bir nesil hayat sürmeye devam ettikçe unutulmayacak bu intikam...

Terörist diye öldürdükleri masum bebelerin kanları yerde kalmayacak. Temizleniyor dedikleri şehirler bizim mezarlıklarımız olacak ve şehidlerimizin ruhları oraları hiç terketmeyecek!

Bize mezar olmadan düşmana gülzar olmayacak' beldelerimiz!

Onların yendik sandıkları yer ve cansız düştüğümüzü gördükleri toprak bizimdir... Oralarda ektiğimiz intikam fidanları yeşerecek! Toprağa dökülen her bir damla kan o toprakların bedelidir ve tapusudur her bir mezar o yurdun...

Daha biz Endülüs'ün hesabını görmemiştik, Bosna'nın intikamını almamış, Afganistan'ın yasını tutmamış, Kırım'ın gözünün yaşını silmemiştik! Çeçenya'nın kartalları yuvaya dönecek daha!

Yemen'in intikamı alınacak, Filistin'in hesabı sorulacak, Arakan'ın kısasına hükmedilecek!

Dün Humus, bugün Halep, yarın Musul; onlar yıkacak bir kuracağız yeniden, onlar öldürecek biz doğacağız yeniden... Biz asırlar boyu yaşayan ve herşeye rağmen yaşamaya devam eden tek bir ümmetiz! Yaralarımız ve kanamalarımız bizi bitirmedi, bitirmeyecek ve kıyamete kadar onlarla savaşmaya, yurtlarımızı muhafaza etmeye, nesillerimizi büyütmeye devam edeceğiz.

Aptallar ne bilecek; biz Yesrib'te yani bir tek küçücük şehirde muhasaraya direnmek için hendek kazarken bir kayanın kıvılcımından doğunun ve batının anahtarlarının bize verileceği müjdesini almış ve bundan adımız hatta canımız gibi emin olmuşlarız!..

Şimdi yeniden sayalım yılları ve yüzyılları; intikam kaç yaşındadır?

Haber Ara