Dolar

32,3702

Euro

34,9714

Altın

2.325,52

Bist

9.137,23

'Hukuk Eğitimi ve Öğretiminin Geliştirilmesi Sempozyumu ve Ç

'Hukuk Eğitimi ve Öğretiminin Geliştirilmesi Sempozyumu ve Çalıştayı'

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-11-25 14:06:45

'Hukuk Eğitimi ve Öğretiminin Geliştirilmesi Sempozyumu ve Ç
Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Musa Heybet, tarafların içinde bulundukları uyuşmazlığı tarafsız bir üçüncü kişi yardımı ile mahkemeye gitmeden çözebilecekleri "arabuluculuk" sisteminde mesafe aldıklarını belirterek, "Önümüzdeki süreçte belli alanlarda arabuluculuğu zorunlu hale getirmeyi planlıyoruz" dedi.

Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen 'Hukuk Eğitimi ve Öğretiminin Geliştirilmesi Sempozyumu ve Çalıştayı' açılış töreninde konuşan Heybet, çocukların ve gençlerin erken yaşta bilinçlendirilmesinde yargı mensuplarının ve akademisyenlerin önemli katkıları olacağını söyledi. Heybet, bu kapsamda Türkiye'de hukuk fakültelerinin ulaştığı niceliksel boyutun yeniden ele alınmasını gerektiğini ifade etti.

Devlet ve vakıf üniversiteleri bünyesinde eğitim ve öğretime devam eden hukuk fakültesi sayısının yüze yaklaştığını aktaran Heybet, bir dönem üniversitesi olmayan birçok şehir olduğunu, şimdi ise üniversitesi ve hukuk fakültesi olmayan şehrin kalmadığını dile getirdi.

Hukukun üstünlüğünün demokratik değer ve ideallerin yüksek hukuk bilgisine eş değer bir hukuk eğitimi ile mümkün olabileceğini vurgulayan Heybet, hukuk eğitiminin bir yandan adalet duygusunun geliştirilmesini bir yandan da yüksek bir etik anlayışını içermesi gerektiğini anlattı.

Hukuka ve adalete inancın üniversite öncesi eğitim dönemlerinde kazanılabileceğini belirten Heybet, "Yargı mesleğinin daha iyi imkan ve standartlarda ifası için de çalışmalar gerekmektedir. Belirli dönemlerde yapılan çalışmalar bizi bir noktaya getirmiştir. 2000'li yıllarda yapılan yapısal ve mekansal değişimlerin yanında önemli bir mevzuat yeniliği de gerçekleşmiştir" dedi.

Bakanlık olarak yeni yargı reformu stratejisi ile önümüzdeki 5 yılın yol haritasını ortaya koyduklarını anlatan Heybet, adalet hizmetlerindeki hedeflerinin, fiziki altyapının geliştirilmesini, ihtiyaç duyulan personel ve yargı mensubu sayısının artırılması ile modern hukuk sistemi içerisinde yer almak olduğunu ifade etti. Yeni yargı reformu stratejisinin iki temel strateji üzerine inşa edildiğini belirten Heybet, bunlardan ilkinin yargıya intikal eden iş yükünün azaltılması, diğerinin ise yargılama sürelerinin kısaltılması ve yargının iş hızının artırılması olduğunu söyledi.

- "Arabuluculuk zorunlu hale gelecek"

Geleneksel muhakeme yoluna alternatif çözüm yollarının geliştirilmesi ve etkin hale getirilmesinin stratejik hedefler arasında önemli bir yer tuttuğunu belirten Heybet, "Bu kapsamda hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk uygulamalarında belirli bir mesafe alınmıştır. Önümüzdeki süreçte belli alanlarda arabuluculuğu zorunlu hale getirmeyi planlıyoruz. Geçen aralık ayında kanunu yürürlük kazanan İstanbul Tahkim Merkezinin etkinleştirilmesi düşüncesindeyiz. Bu yöndeki bir çalışma ile uluslararası alanda daha fazla etkinlik kazanabiliriz. Zorunlu hakem heyetlerinin uygulama alanlarının genişletilmesi gündemimizdeki diğer bir konudur" diye konuştu.

Müsteşar Yardımcısı Heybet, yargının hızlı işlemesinde de belirli noktalara yoğunlaşıldığını ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:

"Yargının hızlı işleyiş kazanması amacını taşıyan sisteme ilişkin en önemli yenilik hazırlıklarını tamamladığımız ve 20 Temmuz 2016 tarihinde faaliyete geçecek olan istinaf mahkemeleri olacaktır. Bu mahkemeler yavaşlayan yargı sistemimiz için büyük bir enerji kaynağı olacak. Daha hızlı ve daha etkin bir yargılama için büyük bir imkan sağlayacak. Vatandaşlarımızın da iş dünyamızın da bizden beklentisi hızlı ve etkin çözüm olduğunun farkındayız. Bu noktada bu sisteme ilişkin yenilenme ile büyük aşama katetmeyi düşünüyoruz. Yargıtayımıza yılda 1 milyon dosya intikal ettiğini biliyoruz. Türkiye ölçekli Avrupa ülkelerine baktığımızda en çok dosya Fransa, Almanya ve İngiltere'dir."

Adalet hizmetlerinde devrim niteliğindeki bir değişimin de yargıda zaman yönetimi için atılacak adımlarla geleceğini belirten Heybet, "Belirli tür dava ve işlerde görülme sürelerini belirleyeceğiz. Artık vatandaşlarımız açtığı davanın yaklaşık olarak ne zaman biteceği konusunda dava açmadan bir kanaat sahibi olacaktır. Yargı ile ilgili yapılacak memnuniyet anketleri mahkemelerin hazırlayacakları faaliyet raporları yargı etik kurallarının belirlenmesi gibi çalışmalar yargıda şeffaflık ve hesap verebilirlik hedeflerine hizmet edecektir" ifadelerini kullandı.

Haber Ara