Dolar

32,3267

Euro

35,0819

Altın

2.298,64

Bist

8.979,58

Genç Türkiye Zirvesi

Genç Türkiye Zirvesi

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-05-06 19:51:43

Genç Türkiye Zirvesi
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Türkiye'de bir rejim sorunu olmadığını belirterek, "Türkiye, demokratik ve laik bir ülkedir. Türkiye'de bir sistem yönetim sorunu var" dedi.

Albayrak, Genç Türkiye Zirvesi'nde, "Geçmişi, dünü bileceğiz ki bugünü ve yarını onun üzerine inşa edelim" ifadelerini kullandı.

Geçmişi bilmemenin bir ayıplanma meselesi olmadığını ama araştırmamanın da bu bilgi çağında kabul edilebilir bir şey olmadığını aktaran Albayrak, her bir gencin asgari anlamda toplumsal, ekonomik, sosyal, kültürel, her alanda fikir sahibi olmak için dünden daha fazla bilgi sahibi olmaya ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Albayrak, sözlerine şöyle devam etti:

"Sonra ne olur? 3-5 ağaç hikayesi olur. 8-10 tane ağaç hikayesi olur. Sanat eseri? 'Yıktırmazık' derler. O yapıyorsa 'hayır', 'yasakçı zihniyet' derler. Sonra siz de bilgi sahibi olmayınca dersiniz ki, 'Allah Allah, bu iktidar ne kadar kötü bir iktidarmış. Türkiye'nin başında ne kadar kötü bir hükumet var. Kültüre düşman, sanata düşman'. Ben de ilk duyduğumda öyle düşündüm, çünkü her şeyi bilme şansım yok. Atatürk Kültür Merkezi... Benimle ilgili bir konu değil ama merak ettim, araştırayım dedim."

Atatürk Kültür Merkezi'nin proje tarihinin 1946'lar olduğunu aktaran Albayrak, hayata geçme tarihinin ise 1969 olduğunu dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Malum eski Türkiye... 3 senede şimdi dünyanın en büyük köprüsünü, havalimanını yapıyoruz. Sonra bir de baktım, açıldıktan 1-2 yıl sonra yangın çıkmış kapanmış. Restore edilecek, Türkiye 50 cente muhtaç, 70'li yıllar, para yok. Sonra restorasyonu, yeniden açılması 8 sene sürmüş. Tekrar açılış 1979... Eee, bu tarihi eserse, ben de tarihi eserim o zaman, ben daha yaşlıyım. 1999 yılında bir deprem olmuş. Daha bugünkü iktidar ortada yok. Deprem vesilesiyle bu binanın temelleri çok ciddi zarar görmüş ve sıkıntıya girmiş. 2000'li yıllar içinde buranın rehabilite edilmesi, buranın güçlendirilmesi, depremden dolayı çökme riski... Türkiye bu süreci yakından takip etmiş. Bir de bakmış astarı yüzünden pahalı."

Albayrak, siyasi iktidarın da Atatürk Kültür Merkezi ile arkasındaki alanları toplayıp, Avrupa'nın en büyük kültür-sanat ve opera merkezini açma niyetinde olduğunu, ama cevabın "istemezuk" olduğunun altını çizdi.

Böyle bir şey görüldüğü zaman, telefona, bilgisayara gelen ilk mesajla bugünün tabiri ile "gaza" gelinmemesi gerektiğini anlatan Albayrak, doğru bilginin araştırılması gerektiğini bildirdi.

- "Rahmetli Menderes iyi insandı, 20 sene sonra anladık"

Albayrak, Türkiye'nin bugün dünden çok daha iyi ve güçlü bir noktada olduğunu söyledi.

Eski Türkiye ile bugünkü Türkiye arasındaki en büyük farkın iletişim, bilgiyi doğru okuyup okuyamama olduğunu belirten Albayrak, eskiden olan olayların 10-20 yıl sonra anlaşıldığını belirterek, "Rahmetli Menderes iyi insandı, 20 sene sonra anladık" dedi.

"Birçok ülkede son dönemde yaşananlar, bu küresel pastadaki mücadelenin farklı platformlar ve perde arkası siyaset üzerinden tezahür etmesi midir acaba?" diyen Albayrak, Türkiye'de Gezi olayları denen, 3-5 ağaç bahanesi ile ortaya çıkan hikayenin benzerinin Brezilya'da da yaşandığını anlattı.

Albayrak, insanların bilgi toplumu olma yolunda yeni enstrümanlarla, manipülatif bilgilerle bilgi dağarcığını kirletecek saldırılar ile karşı karşıya olduğunu dile getirdi.

"Birileri kendisine helal olan şey için size haram diyorsa orada bir problem var demektir" sözünü anımsatan Albayrak, dünyada 450 nükleer santralin olduğunu ama Türkiye yapacağı zaman "yok" denildiğini ifade etti.

Albayrak, Türkiye'nin çok sayıda mülteciye ev sahipliği yaptığını; lafta değil, eylemde iyilik sözünü yaşayan ve yaşatan bir toplum olduğunun altını çizdi.

- "Türkiye, enerji anlamında çok önemli hamleler yapmak zorunda"

Albayrak, barış, demokrasi dendiğini, ama kimsenin bu lafın arkasında durup tutarlı bir siyaset izlemediğini söyledi.

Türkiye'nin adalet söylemi içerisinde bir sorumluluk yüklendiğini anlatan Albayrak, işin esas ruhunun burada olduğunu kaydetti.

Albayrak, "Sorumluluk, makam, mevki... Bunların hepsi hikaye. Bugün varsınız, yarın yoksunuz. Allah sonumuzu hayır eylesin ama bu büyük bir yüktür. Bu siyasi iktidar, 2002 yılında 10,8 milyon kişinin oyu ile iktidara geldi. Aradan 13 sene geçti. Yapılanlar, hizmetler, iktidar yorgunluğu... Tüm bu süreçlerden, son 3 yıldır, olağan dışı tüm bu gelişmelere rağmen, filmlerde, sinemada, şurada burada izlediğimizde inanmayacağımız olaylarla karşı karşıya kaldık toplum olarak. Tüm bunlara rağmen geçtiğimiz yıl seçimde yaklaşık 24 milyon insanımızın desteği ile tekrar büyük bir sorumluluğun, yükümlülüğün altına girdik" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin enerji anlamında çok önemli hamleler atmak zorunda olduğunu anlatan Albayrak, Türkiye'nin dünyada sadece birkaç ülkenin üretebildiği, silah taşıyan insansız hava aracını üretebilen bir noktaya geldiğini dile getirdi.

Albayrak, Türkiye'nin çok büyük badireler atlattığını, ama bundan her zaman güçlenerek çıktığını anımsatarak, "Dün yaşadıklarımız gibi, bugün ve yarın yaşayacaklarımızdan da güçlenerek çıkacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın" değerlendirmesinde bulundu.


- "Türkiye'deki sistem sorununu da çözecek bir anayasa şart"


Albayrak, bir insanı sevmek veya duaya muhatap olmanın maddi olarak ölçülebilecek bir şey olmadığını, bunun gönülden gelen bir şey olduğunu söyledi.

"Şükürler olsun bu ülkenin başında, sadece bu ülkeden değil, tüm dünyadan, birçok farklı ülkeden muazzam derecede sevgiye ve duaya muhatap olan bir liderlik var" diyen Albayrak, sözlerine şöyle devam etti:

"Bu liderliktir ki son 13 yıldaki bu hikayenin esas ruhu ve bu liderliktir ki bundan sonraki süreçteki Türkiye'nin dönüşüm ve değişimi... Ben hep şunu söylüyorum; AK Parti iktidara geldiğinde eski Türkiye ile bugünkü Türkiye'yi masaya yatırın, Türkiye'de hangi konu daha geriye gitmiş, bir tane örnek verin. Neler yasaklanmış? Her geçen gün daha da güçlenen, daha demokratikleşen, her geçen gün kabına sığmayan bir Türkiye var. Lafla bakmayacağız, hakikatle bakacağız."

Yeni anayasaya ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Albayrak, 7 Haziran ile 1 Kasım arasındaki döneme işaret ederek, konuşmasına şöyle devam etti:

"5 aylık süreç, Türkiye'de ne tür risklerle karşı karşıya olunduğunu çok net gösterdi. Bunun içindir ki Türkiye'deki sistem sorununu da çözecek bir anayasa şart. Bakın sistem diyorum, rejim değil. Birilerinin sahte ve manipülatif spekülasyonlarını kulak ardı etmeyelim. Türkiye'de bir rejim sorunu yoktur. Türkiye, demokratik ve laik bir ülkedir. Türkiye'de bir sistem yönetim sorunu var. Her geçen gün ortaya çıkma riski olacak istikrarsız bir siyasi iklimin, bir kısım lobilerin elinde siyaseti oyuncak yapıp; istikrarlı, ekonomik ve kültürel iklimi darmadağın edecek bir lüksü yok. Bunu hepimizin bilmesi lazım. İnsanlar beşer. Bugün varlar, yarın yoklar. İnsanlar gelirler, geçerler. Türk toplumu güçlü liderlerin olduğu dönemlerde başarılı olmuş. Tarihsel örneklerimizden kesinlikle ders çıkartmamız gereken bu dönemde de sistem eleştirisine dayalı yeni bir anayasanın hayata geçmesi her şeyden fazla önem arz ediyor.

Acaba bundan dolayı mıdır ki, tarihsel değişimin oluşturacağı rejim birilerini rahatsız etmesinden dolayı mıdır ki, Türkiye'nin içinde ve bölgede yaşanan sorunların Türkiye'nin başına her geçen gün bir çorap örmesi senaryosu yaşanıyor. Bu sorunlar çözüldüğünde, bu sorunların önemli bir kısmının tasfiye olacağını hiç düşünüyor muyuz acaba? Onun için hakiki ilim arayışı içerisinde olmak, bunu yüreğinizin ve vicdanınızın objektif süzgecinden geçirdikten sonra fikir sahibi olmak ve bu fikri Allah'tan başka hiçbir şeyden korkmadan savunmak en büyük sorumluluk ve göreviniz."

(Son)

Haber Ara