Dolar

32,5549

Euro

34,9057

Altın

2.426,38

Bist

9.645,02

Cin'de 'sansli' ikinci cocuk, tek cocuk politikasini anlatti

Cin'de 'sansli' ikinci cocuk, tek cocuk politikasini anlatti

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-02-07 14:21:40

Cin'de 'sansli' ikinci cocuk, tek cocuk politikasini anlatti
Çin'de 1 Ocak itibarıyla kaldırılan "tek çocuk politikası" döneminde ailesinin ikinci evladı olarak dünyaya gelen ve şu anda 27 yaşında olan Karolin Kan, planlı doğum sistemi dışında çocuk yapan ailelerin yıllarca korku içinde yaşadığını kaydetti.

Foreign Policy dergisinde, Çin'de 1979'da uygulanmaya başlanan ve geçen ay son verilen tek çocuk politikasıyla ilgili "Çin'de yasaklı ikinci çocuk olarak gizli yaşamım" başlıklı makale kaleme alan Kan, yıllarca gizli kapaklı yaşam süren ikinci evlatların ve ailelerinin dramını gözler önüne serdi.

"Aslında dünyaya gelmemem gerekiyordu" diye yazan Kan, ailesinin ikinci çocuğu olarak 1989 yılında dünyaya geldiğini belirtti.

Kan, ülkede kendisi gibi gizlice dünyaya getirilen ve büyütülen milyonlarca çocuk olduğunu ifade ederek, "Bizim neslimizin Çin tarihinde eşi benzeri olmayacak. Bir devir sona erdi" ifadesini kullandı.

- "Ne zaman kapımız çalınsa o köşeye kaçtım"

Tek çocuk politikasının uygulandığı dönemin zorluklarına işaret eden Kan, o dönem hükümet yetkililerinin, gebelikleri kayıt altına aldığını, yasaya karşı gelen ailelere ağır para cezaları uyguladığını ve kimi durumlarda da kadınların zorla kürtaj edildiğini ya da kısırlaştırıldığını aktardı.

Kan, yazısında şunları kaydetti:

"Planlı doğum politikası, küçük bir çocuk olarak bizi dehşete düşüren bir şeydi. Kimi zaman yerel aile planlama bürolarında çalışan yetkililer köyümüze gelir ve hamile kadınları alıp götürürdü. Genellikle erken evre gebeliklere son verilirdi. Gebelik ileri evredeyse kadına, bir daha çocuk sahibi olmayacağına dair bir belge imzalatılır ve para cezası verilirdi.

Ben altı yaşındayken bir gün köyümüze aile planlama bürosu yetkilileri geldi. Zhang adlı bir ailenin evine baskın düzenlediler, değerli her şeyi alıp götürdüler, evlerinin çatısını yıktılar. Komşularımız da böyle durumlarda yakınlık göstermezdi. Zhang ailesinin başlarına geleni hakettiğini söylediler ve 'Para pul olmadan nasıl bir çocuk daha yaparsınız' dediler. Büyükanneme Zhang ailesine neden böyle davranıldığını sordum, o da bana 'Çünkü ikinci çocukları var ve bu yasalara aykırı' dedi. Çok küçüktüm, yasaya aykırı ne demek bilmiyordum. Tek bildiğim ben de ikinci çocuktum. Aklımda bir sürü soru vardı. O adamlar bizim evimizi yıkmaya geldiğinde en sevdiğim oyuncaklarımı nereye saklayacaktım? O öğleden sonra bütün gün bir köşede saklandım, sonraki günlerde de ne zaman kapımız çalınsa o köşeye kaçtım."

- "Annem 'Sen olmadan hiçbir şeyin anlamı olmazdı' dedi"

Tek çocuk politikasına karşı gelenlerin işlerinden olduğunu, bu nedenle öğretmen annesinin sırf kendisini hayata getirebilmek için kariyerinden vazgeçtiğini ifade eden Kan, Çin'de kadınlar için ikinci çocuğun hiç de kolay bir süreç olmadığını vurguladı.

Kan, ilk çocuğunu dünyaya getirdikten sonra kadınların rahimlerine spiral takıldığına ve düzenli kontrollerden geçtiklerine işaret ederek, "Annem, gizlice spiralini çıkarttırmıştı. Kontrol sırasında uzun bir palto giyiyor ve cebine demir bir halka koyuyormuş. Cebi de tam rahminin olduğu yere denk gelecek şekilde ayarlıyormuş. Böylece röntgende tam da olması gerektiği yerde bir halka çıkıyormuş. İşte bana böyle hamile kalmıştı" diye yazdı.

Doğduğunda da kentlerde yıllık ortalama gelirin 192 dolar, kırsal kesimde 91 dolar olduğu bir ortamda ailesinin 910 dolar ceza ödediğini belirten Kan, bu cezanın kendisinin eğitim ve sağlık gibi hizmetlerden yararlanmak için gerekli resmi kayıt belgesini alması anlamına geldiğini anlattı.

Kan, ailesinin kendisi için yaptığı fedakarlıkları da "Anneme eğer sadece ağabeyim olsaydı, ben doğmasaydım daha mı iyi olurdu diye sormuştum. O zaman diledikleri gibi seyahat edebilir, istediklerini alabilirlerdi. Annem, 'Ama sen olmadan hiçbir şeyin anlamı olmazdı' diye yanıt vermişti. Ne kadar şanslı olduğumu biliyorum" sözleriyle ifade etti.

- "Herkes benim kadar şanslı değildi"

Ancak herkesin kendisi kadar şanslı olmadığını dile getiren Kan, şunları yazdı:

"Sokağın karşısında yaşayan arkadaşım Mengmeng, bir gün bana annesinin hamile olduğu söylemişti. Mengmeng de tıpkı benim gibi ikinci çocuktu. Benim gibi resmi kayıt belgesi de yoktu. Ailesi bir erkek evlatları olsun istiyordu. Kısa süre sonra Mengmeng ortadan kayboldu. Annesine sorduğumda Mengmeng'i başka bir kentte yaşayan büyükannesine gönderdiklerini söyledi. Mengmeng ancak bir yıl sonra döndü ve ancak küçük erkek kardeşi doğduktan sonra kayıt belgesi alabildi. Yoksa başka bir aileye verilecekti.

1994'in sonbaharında yeni çocuk sahibi olan bir akrabamızın evini ziyaret etmiştim. Bebeğin babası, ceza ödese bile ikinci bir çocuk sahibi olmasına izin verilmeyen bir öğretmendi. İkinci bir çocuk sahibi olmak için ilk çocuğunun engelli olduğuna dair belge çıkartmıştı. İlk çocuk için çıkarılan engelli belgesi, bütün yaşamı boyunca sorun çıkardı."

Hükümetin politikasını değiştirmesiyle bir devrin sona erdiğine işaret eden Kan, yazısına şöyle son verdi:

"Bir gün yaşlandığımda torunlarıma dünyaya nasıl geldiğimi anlatacağım, onlara hayatın ve sevdiklerimizin ne kader değerli olduğu söyleyeceğim. Hala köyümüzde yaşayan amcam, "Aile planlama ofisinin eski iki müdürü, şimdi yapayalnız ve çaresizlik içinde yaşıyor. İkisi de tek çocuklarını kaybetti. Elleriyle birçok çocuğun yaşamına son verdiler ve ilahi adalet yerini buldu' dedi".

Haber Ara