Dolar

32,5481

Euro

34,8777

Altın

2.430,09

Bist

9.722,09

Başbakan Davutoğlu canlı yayında

Başbakan Davutoğlu canlı yayında

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-05-25 02:05:17

Başbakan Davutoğlu canlı yayında
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Her ne surette olursa olsun, tekrar ifade ediyorum, Çözüm Süreci bizim için Türkiye'nin bütünlüğü, Türkiye'de yaşayan her vatandaşın etnik ve mezhep kimliğinin ötesinde, huzurlu bir hayat yaşaması için bir zaruret. Bundan daha önemli bir projemiz yok" dedi.

Başbakan Davutoğlu, İzmir'deki Başbakanlık Ofisi'nden katıldığı Show TV'deki "Başbakan ile Gündem" programında soruları cevapladı.

HDP'nin seçimlere parti olarak girme kararıyla, Kuzey Irak'taki "bağımsızlık" konusundaki referanduma Türkiye'nin tavrının sorulması üzerine Davutoğlu, bazı hususların devlet mahremiyeti içinde tutulduğunu ve o mahremiyet içinde değerlendirildiğini, detaylarına girmenin çok doğru olmayacağını söyledi.

"Burada hepimizin dikkat etmesi gereken nihai kertede varmak istediğimiz, hedef. Biz burada Çözüm Süreci'nin hedefe ulaşmasını arzu ediyoruz" ifadesini kullanan Davutoğlu, zihinlerinde açık bir tablo, yol haritası bulunduğunu, bu yol haritasının gereklerini 2005'te, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde yaptığı konuşmadan bu yana, demokratikleşme anlamında gerçekleştirdiklerini belirtti.

TRT Şeş'in kurulmasından Kürtçe propaganda yasağının kaldırılmasına, mera yasaklarının kalkmasından köye dönüşe varıncaya kadar bir demokratikleşme çizgisi içinde yol haritalarının bulunduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "Fakat karşıdaki aktörler, bu derece net bir resme sahip değil. Çünkü tek başlarına hareket edemeyen aktörler" dedi.

- "Temaslarını biliyoruz"

"HDP'nin, ne kadar kendi inisiyatifiyle hareket ettiği tartışılır" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bir bakıyorsunuz, bir karar alıyor, arkadan gelen bir takım etkiler... Biraz önce onun için o arka planı verdim, Demirtaş'ın yurtdışı ziyaretlerinde yaptığı görüşmeler, Türkiye'de takip edilen Çözüm Süreci'nin seyrini etkilemiştir. Temaslarını biliyoruz. Yaptığı çalışmalarla ilgili olarak nihai kertede Türkiye'de bir aktör olmak ve bu çerçevede hareket etmek, yanında bazı başka gündemlerle de birlikte hareket etmesi söz konusu. Ama bunu (seçime) parti olarak girme, o kendi nihai kararları. Açıkçası bizim bu konuya müdahil olmamız söz konusu olmadı, olmaz da. Herkes kendi iradesiyle istediği kararı alıp, seçime girer."

- "Bundan daha önemli bir projemiz yok"

Davutoğlu, bütün bu süreçte, İmralı-Kandil-HDP üçgeninde birçok farklı görüşlerin ifade edildiğini, sadece seçime nasıl gireceği hususu değil, Çözüm Süreci'nin seyri konusunda da farklı görüşler aktarıldığının aşikar olduğunu dile getirdi.

Karşıda tutarlı davranan bir muhatap bulunamadığında, sürecin idaresinde ve yönetiminde sıkıntılarla karşılaşıldığına vurgu yapan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Her ne surette olursa olsun, tekrar ifade ediyorum, Çözüm Süreci bizim için Türkiye'nin bütünlüğü, Türkiye'de yaşayan her vatandaşın etnik ve mezhep kimliğinin ötesinde, huzurlu bir hayat yaşaması için bir zaruret. Bundan daha önemli bir projemiz yok. Bu projeyi hayata geçirirsek, Türkiye'nin bütün her yerinde hem huzur olacak hem ekonomik kalkınma olacak hem de İzmir için zikrettiğim şey, Diyarbakır için geçerlidir. Nasıl ki İzmir, Akdeniz ekseninde bütün o kaos ortamı içinde, yükselen bir şehir olabilir, eğer Türkiye'de Çözüm Süreci olur, Türkiye özellikle de verdiğimiz teşviklerle doğuya, güneydoğuya doğru ciddi yatırım giderse Diyarbakır, Şanlıurfa, bütün Orta Doğu'nun önemli, ekonomi ve sanayinin üretim merkezi haline dönüşür. Birileri zaten bunun için silahların bırakılmasını istemiyor, bunu engellemek için."

- "Burada bir oyun var, bir tuzak var"

Türkiye'de artık demokratik anlamda herkesin her şeyi talep edebildiğini ve bunu gerçekleştirmek için legal, meşru yollarla her çalışmayı yapabildiğini dile getiren Davutoğlu, "Silaha niye ihtiyaç hissediliyor. Demirtaş'ın çıkıp, bunu cevaplaması lazım" diye konuştu.

Program sunucusunun, "Öcalan ve HDP hattında bir ayrım görmüyorsunuz" ifadesi üzerine Başbakan Davutoğlu, şöyle dedi:

"Hayır, gördüğümü ifade ettim. 'Birçok görüş ayrılıkları var ve bu süreci etkiliyor' dedim. Salı günü Sayın Cumhurbaşkanımızla Hakkari'de Yüksekova Havalimanı'nı açacağız. Biz o havalimanını bir şov için açmıyoruz. Hakkari'yi bütün Orta Doğu'da çıkmaz sokak gibi bir konumdan çıkartmak istiyoruz. Türkiye'nin, iki ayrı ülkeye, aynı anda sınırı olan birkaç şehrimizden biri. İsteriz ki İran'a, Irak'a doğru bütün ticaret oradan aksın. Ama bunun için barış lazım, bunun için Çözüm Süreci lazım. Biz bunu teklif ediyoruz. Diğer taraf ise şöyle davranıyor. 'Ben buradan alabileceğim şeyi alayım. Eğer oy alabileceksem parlamentoya girersem, silahı yine elimde tutar, parlamentodaki gücümü de kullanır, kendi zihnimdeki yol haritasını empoze ederim. Eğer parlamentoya giremezsem, silahla tehdit etmeye devam ederim.' Kürt vatandaşlarımızın bu oyunu görmesi lazım. Burada bir oyun var, bir tuzak var. Yoksa, bunların Kürt vatandaşlarımızı temsil diye bir hakları da iddiaları da olamaz."

- "Biz Türkiye'nin her yerinde siyaset yaparız"

CHP'yi de eleştiren Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Düşünün, bir parti Cumhuriyetten bahseder, Cumhuriyet Halk Partisi. Adında 'Cumhuriyet' var ama Cumhuriyet, devletin en kritik bölgelerinde yok. Erzurum'da yüzde 2'ye 3'e düşmüş. Hakkari'de zaten yok. Diyarbakır'da yok, yüzde 2, yüzde 3. Yok yani. İç Anadolu'da yok. 33 ilde milletvekili çıkaramayan bir parti, Cumhuriyetçilik iddiasında bulunabilir mi? MHP, onlar da Cumhuriyeti korumak, devleti korumak da. 45 ilde MHP'nin milletvekili yok. 20'ye yakın ilde yüzde 1, 2'nin altında. Şimdi böyle bir tabloda HDP, ister ki AK Parti de bu bölgeden soyutlansın, AK Parti'ye de öyle baskılar uygulasın ki veya AK Parti taraftarlarına, bölgede tek bir parti olsun. Bu da HDP. Bu ne biliyor musunuz? CHP'nin 1930-40'lı yıllardaki tek parti zihniyeti neyse HDP'nin bugün bölgeye dönük zihniyeti de yaklaşımı da aynı. Tehdit, şantaj, baskı her yol var. Ama biz CHP değiliz, biz MHP de değiliz. Biz Türkiye'nin her yerinde siyaset yaparız, başımızı koyarız, gidemeyeceğimiz il yoktur, konuşmayacağımız vatandaş yoktur."

- "AK Parti'nin olmadığı bir senaryoyu tahayyül edin"

AK Parti'nin bir etnik ve mezhep temelli parti olmadığını, gerçek anlamda AK Parti'nin, "Türkiye partisi" olduğunu söyleyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bunların yurtdışı irtibatlarının da hedefi onun için biziz. AK Parti bir çözülse, AK Parti'nin çözülmesi, bunların hedefi, 'AK Parti zarar görsün de Türkiye ne olursa olsun.' 'AK Parti çözüldüğünde, Türkiye partisi kalmasın.' Sahillerde birtakım hassasiyetler üzerine oturmuş ve gittikçe de mezhep ve etnik temelli bir şeye kaymış CHP. İç Anadolu'da yine belli kesimlere odaklanmış bir MHP. Doğu Anadolu'da da yine etnik ve mezhep temelli bir HDP. Bu Türkiye siyasetinin, Orta Doğu'da bazı ülkelerde görülen, 'Bu Şii partisi, bu Sünni partisi, bu Kürt partisi, işte Irak'ta olduğu gibi, bu Türkmen partisi.' Siyasetin parçalandığı bir tablo. O şekilde bir parçalanma ülkeyi de parçalar. Bütün bu oyunu bozan AK Parti. AK Parti her yerde var. 1970'li yıllarda böyle değildi, 1980'li yıllarda Anavatan da, DYP de, CHP de her yerde vardı. Şimdi her yerde olan tek parti var, AK Parti. AK Parti'nin olmadığı bir senaryoyu tahayyül edin, Türkiye'nin siyaseten bölünmesidir. Ekonomik olarak belli bölgelerin diğerlerinden kopmasıdır. Türkiye'yi bir arada tutan maya AK Parti'dir."

(Sürecek)

Haber Ara