Steinmeier, Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cudeh ile görüşmesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, AB'nin son yılların en büyük göçmen kriziyle karşı karşıya bulunduğunu söyledi. AB'nin ortak bir sığınma politikası geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Steinmeier, bu konuda hazırladığı 10 maddelik bir planı hafta sonunda AB'li mevkidaşlarıyla görüşeceğini bildirdi.
Lüksemburg'da 4-5 Eylül'de yapılacak AB dışişleri bakanları toplantısında göçmen krizini tüm yönleriyle ele alacaklarını kaydeden Steinmeier, "Sorumluluğu birbirimize atmaya bir son vermemiz gerekiyor. Bu şekilde hiçbir yere varamayız" ifadelerini kullandı.
Ülkelerine gelen sığınmacılara yeterli yardımda bulunmayan AB ülkelerini eleştiren Steinmeier, "Mültecilerin sayısı, onlara uygunsuz davranışlar için bir mazeret olamaz. Her ülke, mültecilere insani bir şekilde barınma imkanı sağlama konusunda elinden geleni yapmakla yükümlüdür" şeklinde konuştu.
Sığınmacıların AB'de ilk giriş yaptıkları ülkede kayıt altına alınmaları ve bu ülkelerin sığınmacıların iltica başvurularını değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Steinmeier, AB'nin de sığınmacı akınına uğrayan üye devletlere yardımını artırmasının önemli olduğunu kaydetti.
Steinmeier, Lüksemburg'da yapılacak toplantıda, mültecilerin AB ülkeleri arasında adil bir şekilde dağıtılması konusunu da ele alacaklarını bildirdi.
Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cudeh de ülkesinin Suriye'deki iç savaş nedeniyle yüzbinlerce sığınmacı kabul ettiğini anlatarak, bu konuda uluslararası işbirliğinin önemine işaret etti.
Steinmeier ile görüşmelerinde sığınmacı krizinin yanı sıra, Suriye'deki iç savaşa siyasi çözüm bulma çabalarını ve DAEŞ ile mücadele konularını ele aldıklarını belirten Cudeh, "Bu fanatik ideoloji, bu terör hepimizi hedef alıyor. Bu fanatik ideoloji ve terörün dini yok, sınır tanımıyor ve insanlar arasında ayrım gözetmiyor" diye konuştu.
DAEŞ'in hiçbir şekilde İslam'ı temsil etmediğini vurgulayan Cudeh, terör örgütüne karşı mücadelede güçlü işbirliğinin sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
