Strasbourg'daki görüşmelerini AA'ya değerlendiren Bakan Bozkır, seçimlerden sonra ilk defa AB yetkilileri ve AP temsilcileriyle görüşme fırsatı bulduğunu söyledi.
İlk olarak, Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu AB Komisyonu Üyesi Johannes Hahn ile bir araya geldiğini ifade eden Bozkır, görüşmede, hem önümüzdeki dönemde Türkiye-AB ilişkilerinde atılacak adımları hem de Türkiye'deki genel seçim sonrasıyla ilgili değerlendirme yaptıklarını anlattı.
Bozkır, "Çok yararlı bir görüşme oldu" dedi.
- "Önümüzdeki dönemde nasıl bir çalışma yürüteceğimizi konuştuk"
AP Türkiye Raportörü Kati Piri ile de bir araya geldiklerini belirten Bozkır, şunları kaydetti :
"AP'nin bu seneki Türkiye raporu, bizim kabul edilemez olarak gördüğümüz, 1915 olaylarına bir atıftan dolayı iade ettiğimiz bir rapor oldu. İlk defa da AP'nin bir ilerleme raporunu Türkiye iade etmek mecburiyetinde kaldı. Ancak tabiatıyla bu bir süreç. Gelecek sene yeni bir rapor olacak. Raportör aslında elinden gelen bütün gayreti sarf etmesine rağmen önlenemedi. Önümüzdeki dönemde nasıl bir çalışma yürüteceğimizi konuştuk. Böyle bir olayın tekrar vuku bulmaması için neler yapabiliriz onu konuştuk."
Daha sonra da, AP'nin önemli yapılarından birisi olan AP Dış İlişkiler Komitesi (AFET) Başkanı Elmar Brok ile görüştüğünü ifade eden Bozkır, "Brok da en eski Avrupa parlamenteridir. Bizimle de çok yakın ilişkileri vardır. Onunla da parlamento ilişkileri, Türkiye'nin gelecekteki AB süreci konularını konuştuk" dedi.
- "Türkiye'nin AB üyeliği stratejik hedefidir"
AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin geleceği ile ilgili soru üzerine Bozkır, "Hükümet hangi formatta kurulursa kurulsun, Türkiye'nin AB üyeliği stratejik hedefidir. Bunda herhangi bir sapma olacağına dair en ufak bir endişe hiç kimsede yok" yanıtını verdi.
AB sürecinin Türkiye Cumhuriyeti'nin bir medeniyet projesi olduğuna işaret eden Bozkır, bütün partilerin de bu süreci yürütme noktasında birlikte hareket edecekleri gerçeğinin ortada olduğunu, o nedenle önümüzdeki dönemle ilgili bu temasları yapmakta yarar gördüğünü belirtti.
Bozkır, "Herhangi bir yeni hükümette kim AB Bakanı olursa olsun neticede hükmi bir şahsiyettir. Gelecekle ilgili olarak zeminin doğru hazırlanması bakımından bugünkü temaslar yararlı oldu" diye konuştu.
- "İlk başta Yunanistan'ın fedakarlık yapması lazım"
Yunanistan ile AB arasındaki krizle ilgili soru üzerine Bozkır, Yunanistan'ın gerçekten çok büyük bir kriz yaşadığını ve bu krizin Yunanistan'ın feda edilmesiyle ortadan kalkacak bir kriz olmadığını ifade etti.
Bozkır, şunları kaydetti:
"Maalesef yıllardan beri özellikle Yunanistan'ın tam olarak doğruyu yansıtmayan figürlerle euro bölgesine alınmasından beri adeta geliyorum diyen bir sıkıntıydı. Bugün içinde bulunulan noktada, ben kimsenin nasıl bir çare olduğunu bildiğini zannetmiyorum. Ama bir taraftan da bu zarar nasıl en aza indirilebilir, sadece Yunanistan'ın değil AB sisteminin, euro sisteminin ve dünya ekonomik sisteminin bundan etkilenmemesi nasıl sağlanabilir? Bunla ilgili düşünceler devam ediyor. İlk başta Yunanistan'ın fedakarlık yapması lazım. AB'nin ilk beklentisi bu olacak. Bundan sonra belki bazı ertelemeler söz konusu olabilir. Ama karşılıklı güven tesisi önemli. Avrupa Birliği'nin Yunanistan'a olan güveninin kaybolduğunu görüşmelerimde hissettim. 'Çok fazla adımlar atıldı, karşılık bulunamadı' kanaati AB ülkelerinde hakim."
Sorunun sadece Yunanistan'la ilgili bir sorun olmadığını, başka ülkelere yayılma temayülü olduğu için dikkatle ele alınması ve değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Bozkır, "İnşallah iyi olur. Yunanistan bizim komşumuz. Biz Yunanistan'ın iyi olmasını isteriz" dedi.
